Sizi bilemem ama ben hala İkinci Dünya Savaşı konulu oyunlardan sıkılmış değilim. Birincil kişi aksiyon olsun, gerçek zamanlı strateji olsun bu temada çıkan oyunları hala dener, usanmadan oynarım. Popülaritesini ve ekmeğini bu vahim olaydan kazanan firmalar yavaş yavaş türü terk ederken bazı şirketlerse tarihin en kanlı savaşını konu alan yapımlarla karşımıza çıkmaya devam ediyor. Özgün olan her şey daha önceden denendi diyorsanız bile, gelin Men of War: Assault Squad'a bir göz atalım.

Men of War: Assault Squad, Men of War ve Men of War: Red Tide'ın ardından seriye çıkan üçüncü oyun. Serinin yapımcısı 1C her türden oyun yapan, ancak hiçbirini ortalamanın üzerine çıkaramamış bir Rus şirketi. "IL-2 Sturmovik" gibi klasik bir uçuş simülasyonundan tutun, "You are Empty" adında inanılmaz kötü birincil kişi aksiyona kadar geniş bir yelpazede oyun yapmayı başarıyorlar. Vardır bunda da bir hayır diyerek konumuza dönüyoruz. Oyun İkinci Dünya Savaşı'nın farklı cephelerini anlatan bir gerçek zamanlı strateji oyunu. Eksen ve Müttefik devletlerden ABD, İngiltere, Sovyetler Birliği, Japonya ve Almanya oyuna dahil edilmiş. Ana menüden "Skirmish" moduna girdiğimizde her ülkenin kendi cephesindeki bölümlerinden birini seçebiliyoruz. Yani oyun bu konuda bizi herhangi bir sıralamaya zorlamıyor.

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Ben ilk oynayışımda ABD'yle başlamayı tercih ettim. Başlangıç bölümünde Tarawa adasında Japonlara karşı verilen savaşın komutası ellerime bırakıldı. Bırakıldı bırakılmasına ama; ilk iki Men of War'ı oynamamış biri olarak adeta attan düşmüşe döndüm. Askerlerim her tarafa saçılıyor, kuvvetlerim kıyıma uğruyor ve Japonlar üstüme üstüme geliyorken ben çaresizce ekrana baktım. Böyle olmayacağını anlayarak zorluk seviyesi olarak kolayı seçip yeniden başladım.

Öncelikle oyun zor. En düşük zorlukta bile görevleri tamamlamanız çok fazla vaktinizi alıyor. Ayrıca ekrandaki göstergeler yeni başlayan birine uçak kokpiti gibi gelebilir. Yapımcılar da seriyi önceden oynamış olacağımıza kanaat getirmişler ki teferruatlı bir eğitim bölümü koymamışlar. Oyun mekaniği ana hatlarıyla anlatılıp bazı ipuçları verilmek suretiyle eğitiminizi alıyorsunuz. Tabi bunların hepsi sadece ekranın altından yazı olarak geçtiği için o hengamenin ortasında görebilirseniz. İkinci olarak oyun inanılmaz detaylı. Tam hücuma kalkmışken tanklarınızın benzini bitebiliyor veya kurşunu kalmayan askerleriniz düşmana tekme tokat girişebiliyor. Çoğunlukla bu detaylar oyuna derinlik katmaktansa eğlencenizi baltalayan ana unsurlar oluyor.

Her ne kadar oynanabilir devletler birbirlerinden farklı olsa da birimler açısından bir çeşitlilik görmek pek mümkün değil. Ülkeler arasındaki ünite farkları genelde sadece görüntüden ibaret. Her ülkenin piyade, destek, hafif ve ağır zırhlıları birbirine benzer. Ancak Nazilerin Tiger tankları, ABD'nin paraşütçü piyadeleri gibi değişik birimlerle de karşılaşmak mümkün. Bunun yanısıra her ülkenin kendine has özel yetenekleri bulunuyor (Japonlarda Banzai Hücumu, ABD'de uçak bombardımanı gibi). Bölümler birbirine bağlı değil ve bütünlük arz etmiyor. Bir bölümde Pasifik'te Japonya'ya karşı savaşırken sonrakinde kendimizi "Operation Overlord" kapsamında Normandiya Çıkartması'nda buluyoruz. Bu yüzden görevler biraz havada kalıyor. Her bir bölümü geçebilmek için düşmanın elindeki tüm stratejik kontrol noktalarını ele geçirmeli ve elinizde tutmalısınız. Kontrolünüzdeki noktalardan devamlı olarak puan kazanıyor ve bu puanları yeni asker çıkarmada kullanıyorsunuz. Ayrıca stratejik kontrol noktaları görünüşte aynı olsalar da her birinin farklı bir getirisi var. Örneğin bir noktayı ele geçirmeniz tanklara erişim sağlamanıza yardım ederken, bir diğeri özel birimleri savaşa sürmenize olanak tanıyor. Bu şekilde çeşitlilik yaratıldığı düşünülebilir, ancak belli bir süre sonra aynı şeyleri tekrar tekrar yapmaktan sıkılabiliyorsunuz. O zaman da hünerlerinizi yerel ağ ya da internet üzerinden diğer oyunculara karşı gösterebilirsiniz.

Oyunun grafikleri iyi sayılabilecek düzeyde. Savaş alanı çok büyük ve kalabalık, buna rağmen görseller akıcılıktan ödün vermiyor. Çevresel çeşitlilik oldukça iyi sağlanmış. Işıklandırma ve gölgeler göze hoş görünüyor. Ancak aynı şeyi asker modellemeleri ve animasyonlar için söylemek güç. Ayrıca oyun bolca hata içeriyor. Bunlar kısa zamanda yamalanırsa daha iyi olur. Sesler ise fena değil. Müzikler kulağı tırmalamıyor.

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Genel olarak baktığımızda Men of War: Assault Squad ortalama bir yapım. Türün lideri olarak gösterebileceğimiz Company of Heroes'dan daha büyük çaplı çatışmalar var, ancak derine inildiğinde onun başardıklarında çuvallayan bir oyun. Barındırdığı hatalara ve yüksek derecedeki zorluğuna rağmen oyuna alıştığınızda aldığınız zevk kat be kat artıyor. Seçilebilir devletlerin çokluğunu, görevlerin de oldukça uzun sürdüğünü göz önünde bulundurunca oyunun ömrü bayağı uzuyor. Çoklu oyuncu ve co-op desteği de hanesine eklenen artı puan. Eğer türün müdavimlerindenseniz denemenizde fayda var.